BREGENZ’DE CAMİ MERKEZLİ FAALİYETLER
Eylül ayında 15 gün kadar Avrupa’nın çeşitli
beldelerine seyahatlerde bulundum. Normal seyrinde niyetim bu seyahat çerçevesinde
birkaç konu başlığı üzerinden aktarımlarda bulunmaktı ancak misafiri olduğum
Bregenz şehri müstakil bir yazı konusu olmayı fazlasıyla hak ediyor. Avusturya
Vorarlberg eyaletine başkentlik yapan Bregenz, 30-40 bin nüfusa sahip sakin bir
şehir. Edindiğim bilgiye göre Müslüman nüfusu %9.7’lik bir dilimi temsil
ediyor. Çoğunluğu Türklerden oluşan bu dilimde Çeçenler, Boşnaklar ve Araplar
da bulunuyor. Görünüşte azınlığı temsil eden Bregenzli Müslümanların
faaliyetlerine şahit olunca insan “az,
çoktur” sözünün önemini idrak ediyor.
Zürih’ten beni almaya gelen Halit abiyle yol
boyu konuştuğumuz sırada cami faaliyetlerinden ufak bir bahiste bulunmuş ve
belediye ile anlaşabilirlerse aradaki arsayı da alıp bir külliye yapma
niyetleri olduğunu dile getirmişti. Ne demek istediğini ancak camiyi ve
cemaatini gördükten sonra anlayacaktım.
Avusturya’nın diyaneti ATİB’in camisi ATİB
BREGENZ hakkında cemaatinden yönetimine kadar çeşitli insanlarla konuşarak
çalışmalara dair detaylı bilgiler edinme fırsatı buldum. Kuran Kursu
faaliyetlerinden tefsir derslerine, sohbet halkalarından siyer derslerine, gezilerden
gençlik çalışmalarına kadar her anı hareketli her anı dopdolu bir program.
Türkiye’den alışık olmadığımız cami merkezli yoğun “vakıf” çalışmaları...
Minarenin ve ezanın görünürlüğünün kısıtlandığı bir beldede bu denli “cemaat”
olabilmek bana İnşirah suresinin “şüphesiz her zorlukla beraber bir kolaylık
vardır” ayetini hatırlatmıştı.
Camiye ilk geldiğimde cami bahçesinde çay
içerken tanıştığım abilerden birisi “ATİB BREGENZ”in yerinin ayrı olduğuna dikkat
çekmiş ve yapılan buradaki samimiyetin genel Avrupa’ya kıyasla daha kuvvetli
olduğunu vurgulamıştı. İlerleyen günlerde bu iddialı sözlerinin altının
doldurulabileceğine dair birçok olaya tanıklık etmiştim. Öğretmen, marangoz, esnaf,
bekçi, otobüs şoförü vd. meslek sahibi insanların dişlerinden tırnaklarından
artırdıkları ile camiyi güzelleştirmiş
ve çevresini genişletip külliye yapılacak dereceye getirmişti. Misafirleriyken
el üstünde tutulduğum Cahit Abi’nin camii için harcadıkları rakamı duyunca
hayır işlerine verdikleri önemi maddi anlamda da müşahede etmiştim.
Bir namaz sonrasında cami lokalinde tanıştuğım
ve sonrasında Bregenzli müslümanların
demirbaşlarından olduğunu hatta “akıncı”ların buradaki temsilcisi diyebileceğimiz
Mustafa abinin şu kabilden ifadeleri şahitliğimi daha da pekiştirmişti: “Biz de bilirdik kazandığımız parayı
biriktirelim, daha iyi evde oturalım daha iyi arabalara binelim. Ancak biz
yatırımımızı gençlerimize ve camimize yapıyoruz. Her şey gençlerimiz için.”
İşten
çıktıkları vakit soluğu camide almaları, beş vaktin çoğunu camide kılmaları
hatta maçları bile camide izlemeleri aradığımız o “cami merkezli hayat”ın nasıl
olabileceğini gösteriyordu. Hem camide hem gençlikte hanımlar ve erkeklere
ayrı ayrı tahsis edilmiş mekanlarda çocuklar hem oynuyor hem de öğreniyor.
Yazları ayrı güzleri ayrı kursların olduğu camide çocuk sesleri hiç eksik olur
mu? Rabbim buradaki Müslümanların
çabalarını ve samimiyetlerini diri kılsın.
Yaklaşık 10-12 sene önce İstanbul’dan
Avusturya’ya hicret eden, İstanbul gençlerinin yakından tanıdığı, Salih Aydoğan
abi birkaç senedir buradaki gençlerle ilgileniyor. Zamanında biz İstanbullu
gençlerin gönlünde önemli bir yere sahip olan Salih abi şimdi de Bregenzli
gençlerin gözdesi olmuş durumda. Niyazımız, yetiştirdiği gençlerin çeşitli
mesleklerde Müslümanca bir tavır içerisinde olmasıdır.
(Bu yazı İnsicam Dergisi'nde yayınlanmıştır.)
Yorumlar
Yorum Gönder